Neyse, Inter maçına dönecek olursak, maç boyunca FB Inter'i kendi sahasında pek dışarı çıkartmadı. İlk yarının sonlarına doğru müthiş bir gol attı. İkinci yarıda 4-5 kere kaleyi zorladı. Ama bunların yanında da sadece 1 gol attıkları için devamlı bir stres oluştu, Inter'in nadir de olsa FB kalesine geldiği zamanlarda "aha bu sefer yedik" nidaları eşliğinde tırnak kemirdik. 90 dakika bittiğinde kuzenle tokalaştık. Saat 12ye geliyodu, evin yolunu tuttum.
Bu sabah -inanmazsınız- gazetelerde ilk okuduğum sayfa spor sayfası oldu, yazarları okudum, FB'ye düzülen mehtiyelerden keyif aldım. Zico'nun oyunu soğutmak için neden oyuncu değişikliği yapmadığını anlamaya çalıştım. Golu YouTube'dan izledim vs.vs.
Aslında maç izlemeyi şuna benzetiyorum, hani sevdiğiniz bir filmi izlersiniz de sonra arkadaşlarınızla yorumunu yaparsınız zevkle. Yetmedi, gazetelerdeki eleştirmen yorumlarını okursunuz. Ekşisözlüğe bakarsınız filan. İşte maç izleyenler de aynı psikolojiyle yapıyorlar bence bunu.
4 yorum:
katılıyorum dostum
çok sıkıcı bi film olurdu
her zaman uyuyakaldığım bir film olurdu
eyvallah dodocum..
yok be bu maç zevkliydi..
Yorum Gönder