Plansız yapılan etkinlikleri seviyorum. Hiçbir beklenti yokken ortaya çıkan fırsatlardan faydalanmak çok keyifli.
İşten çıkmak üzereydim, eve gidip televizyon seyretmek ya da kitap okumaktan başka bir alternatifim yoktu o gece. Birden aklıma uzun süredir tiyatroya gitmediğim geldi. Hemen akşamki oyunlara baktım ve Ankara Devlet Tiyatrosunun misafir geldiği Taksim sahnesindeki 7. Köpek adlı oyunu seçtim. Atatürk Kültür Merkezine ulaştığımda oyunun başlamasına on dakika vardı. Taksim sahnesinde bilet satışı olduğunu bilmediğimden biletimi AKM ana gişesinden aldım. Internetten baktığımda sadece balkonda 154 boş yer görünüyordu, neyse ki A 19'u vermişti gişe görevlisi. Salona gittiğimde biletin balkon değil, salon A 19 olduğunu farkettim. Sanırım son ana kadar tutulan protokol biletlerinden birisiydi. Üstelik 19 numara sıranın tam ortasındaydı!
7. köpek, Çetin Altan'ın 1960'larda yazdığı ve ilk kez 1964 yılında sahnelenen bir oyun. Yıllar sonra tekrar izleyiciyle buluşan oyun güncelliğinden bir şey kaybetmemiş. Farklı olana karşı tahammülsüzlük ve düşmanlığı anlatan oyunun sürekli tekrarlanan cümlesi ise: "Herkes, böyle söylüyor, herkes!"
Bir kafe-bar dekorunda oynanan oyun, mahalleye yeni gelen doktor hakkında dedikodular çıkarılması ile başlıyor. Mahallelinin kendi uydurduğu söylentilere sanki gerçekmiş gibi inanmasıyla birlikte dekorun yavaş yavaş mahkeme salonuna dönüştüğüne tanık oluyoruz. Sonunda doktoru kanıt olmaksızın yargılayığ linç eden mahalleli, yeniden tekdüze yaşamına geri dönüyor. Oyunun son sahnesinde linç ettikleri doktorun aslında ne kadar da iyi bir insan olduğunu anlıyorlar ama bu onları kasabaya yeni gelen öğretmen hakkında dedikodular çıkartmaktan alıkoymuyor.
Bu akşam İstanbul'da son oyununu sergileyecek olan Ankara DT oyuncuları, sanırım Altındağ sahnesinde 7. Köpek'i sahnelemeye devam edecekler. Oyunu mutlaka görmeniz tavsiye edilir.
1 yorum:
bu son dakikada yer bulma zevkini ben de film festivallerindeki tek gösterimler öncesi yaşarım..
Yorum Gönder